Türk-İş, Bursa’da düzenlediği basın açıklamasında vergide adalet talep etti. Türk-İş 8. Bölge Temsilcisi Ruhi Biçer, “İşçi ve yoksulun dayanacak gücü kalmadı. Yüksek kiralar nedeniyle insanlar sağlıksız ortamlarda yaşamak zorunda kalıyor.” dedi.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Bursa Şehreküstü Meydanı’nda düzenlediği basın açıklamasıyla vergide adalet talebini bir kez daha dile getirdi. Türk-İş 8. Bölge Temsilcisi Ruhi Biçer tarafından okunan açıklamada, artan hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi ve kayıt dışı istihdam gibi sorunların, toplumun geniş kesimlerinin yaşam koşullarını giderek zorlaştırdığı vurgulandı.
Biçer, açıklamada “İşçi ve yoksulun dayanacak gücü kalmadı. Yüksek kiralar nedeniyle insanlar sağlıksız ortamlarda yaşamak zorunda kalıyor. Temel tüketim ürünlerine her gün zam gelmeye devam ediyor. Elektriğe ve suya yüzde 38 oranında zam geldi,” diyerek, işçilerin ve yoksul kesimlerin ekonomik yük altında ezildiğini belirtti.
Eğitim masraflarının karşılanamaz hale geldiğini ifade eden Biçer, “İşçiler, çocuklarının eğitim masraflarını şimdiden kara kara düşünüyor. Gelir yerinde sayarken, her şeye zam geliyor,” dedi.
Açıklanan enflasyon rakamlarının gerçekliği yansıtmadığını vurgulayan Biçer, emeklilere yapılan yetersiz zamlarla yoksulluğun derinleştiğini kaydetti.
“AZ KAZANANDAN AZ ÇOK KAZANANDAN ÇOK VERGİ ALINMALI”
Türk-İş’in vergide adalet taleplerine de değinen Biçer, “Ülkede adaletin sağlanması için vergide adaletin sağlanması gerekmektedir. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmalıdır. Gelir vergisindeki basamaklar acil olarak güncellenmeli, işçilerin ücretlerindeki vergi yükü azaltılmalıdır. Gelir vergisi oranı bütün işçiler için yüzde 15 olarak sabitlenmelidir,” şeklinde konuştu.
“EK ÇERÇEVE PROTOKOLÜ YAPILMALIDIR”
İşçilerin sosyal haklarından vergi kesilmemesi gerektiğini ifade eden Biçer, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Toplu iş sözleşmelerinin birçoğunun yürürlük başlangıç tarihi farklıdır. Enflasyon hareketlerinin çok olduğu bu dönemde ücretler arasındaki denge bozulmaktadır. İşyerlerinde huzursuzluğa yer açarken, işyerlerinde barışı da engellemektedir. Ek çerçeve protokolü yapılmalıdır. Sosyal güvenlik sisteminde birçok sorun çözülmemektedir. Geçmiş yıllarda yapılan düzenlemeler bizi içinden çıkılamaz hale getirmiştir. Emekli aylıkları hesaplama sistemi değiştirilmiş ve hızla azalmaya başlamıştır. Günümüzde emekli aylığıyla geçinmek imkansız hale gelmiştir. Geçimini emeğiyle sağlayan işçilerin güvencesi kıdem tazminatıdır. İşçiler kıdem tazminatıyla geçmişte ev alabilmekte ya da çocuklarını evlendirmekteydi. Türk-İş olarak bugüne kadar kıdem tazminatına dokundurtmadık ancak işçiler bugün kıdem tazminatıyla ev almak bir yana borçlarını ödeyemez hale geldiler. Bu mağduriyetin ortadan kalkması için kıdem tazminatı brüt asgari ücretin 7 buçuk katına çıkmaktadır.”
Haber Merkezi