Gemlik’te derin deniz deşarjına tepki: “Gemlik Körfezi’nin kirletilmesine müsade etmeyeceğiz”

Gemlik’te, Marmara Kimya’nın derin deniz deşarjı ve kapasite artışı projesine karşı sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler bir araya geldi. Körfezin ve Marmara Denizi’nin geleceği için ciddi çevresel endişeler dile getirildi.

Gemlik’te derin deniz deşarjına tepki: “Gemlik Körfezi’nin kirletilmesine müsade etmeyeceğiz”
Yayınlama: 15.08.2024
A+
A-

Marmara Kimya Sanayi Fabrikasının Gemlik tesisinde gerçekleştirmek istediği derin deniz deşarjı ve kapasite artışı için, Gemlik Kent Konseyi öncülüğünde Bursa Kent Konseyi, Bursa Barosu, Bursa Kimyacılar Odası, DOĞADER ile birlikte Gemlik’te bulunan sivil toplum kuruluşları, siyasi partilerin ilçe teşkilatları ve belediye meclis üyeleri ile basın toplantısı gerçekleştirildi.

Toplantıda ilk olarak programa ev sahipliği yapan Gemlik Kent Konseyi Başkanı Sedat Akkuş söz aldı. Akkuş, “Bugün burada, 2020 yılından beri Gemlik Kent Konseyi ve Gemlik Belediyesinin akademik odalar ve STK’lar ile birlikte yürüttüğü MKS firmasının derin deniz deşarjı ve kapasite artışı ile ilgili yetkili kurumlardan konunun detaylarını öğrenmek adına toplanmış bulunuyoruz. Gemlik Körfezi her geçen gün çok daha kötü bir noktaya doğru ilerliyor. Çok değil, birkaç yıl önce Marmara Denizi’nin müsilaj problemi ile karşı karşıya kaldığını unutmamamız gerektiğini düşünüyorum. Derin deniz deşarjı ve kapasite artışı ile müsilaj probleminin ortaya çıkma ihtimalinin ne kadar yüksek olduğunu bilirkişi raporları ortaya koymuş durumda. Bugün yapılmak istenen kapasite artışı da bunu tetikleyici bir faaliyet olarak gerçekleşecek. Belli ki, Marmara Kimya Sanayi fabrikası yatırım ve kapasite artışlarına devam edecek. Ama bizim de Gemlik Kent Konseyi olarak Gemlik Körfezi’nin, geleceğimizin kirletilmesine müsaade etmeyeceğimizi bilmeleri gerektiğinin altını çizmek istiyorum” dedi.

Gemlik’in depremselliğine dikkat çeken Akkuş, “Gerek körfezin kirliliği, gerek balık popülasyonunun azlığı, gerekse ilçemizin depremselliği göz önüne alındığında, MKS kuruluşunun Güney Anadolu fay hattına paralel ve çok yakın olduğu ilçemiz için büyük risk oluşturduğu ortadadır. Şimdi kimse bizi yanlış anlamasın. İlçemizde yüzlerce sanayi kuruluşu var. Hiçbiriyle de böyle bir problem yaşamadık. Ama kimyevi madde üreten sanayi kuruluşlarının, deprem gerçeği göz önünde bulundurulduğunda körfezden gitme vakitlerinin gelmiş olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

“MARMARA DENİZİ’NİN OKSİJEN SEVİYESİ HER GEÇEN GÜN DÜŞÜYOR”

Bursa Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Erkan Tekin Mutlu ve Yönetim Kurulu Sekreteri Vedat Sezer teknik konulara değindi. Mutlu, “Üç dönemdir başkanlık yapıyorum, üç dönemdir MKS’nin problemleri ile uğraşıyoruz. Onlar vazgeçmiyor ama biz de vazgeçmeyeceğiz. Çünkü bizim söylemlerimizi bilim destekliyor. Bizim teknik olarak itiraz ettiğimiz, ÇED raporunun blok diyagramlarının hiçbirinde ağırlıkça yüzde yok. Kimyanın en temel noktası; giren madde nedir, çıkan madde nedir? Ama baktığımızda bu rakamlar sunulan raporda maalesef yok. Firma kapasiteyi 12 bin tondan 50 bin tona çıkartacağım diyor ama blok diyagramlara bakıyorsunuz, giren çıkan maddelerin miktarları belli değil. Bileşenlerin ağırlıkça yüzdesi paylaşılmamış. Kilogram saat akış hızları hiçbir diyagramda belirtilmemiş. Aynı şekilde, akış sıcaklıkları da belirtilmemiş. Akımın entalpisinden, ürünlerin yoğunluğundan, basınçtan, reaksiyon verimliliğinden hiçbir şekilde bahsedilmemiş. Bu parametreler verilmeden de nasıl bir ÇED raporu düzenlenmiş, biz bir anlam veremedik. Marmara Denizi’nin oksijen seviyesi her geçen gün düşüyor. Derin deniz deşarjı sırasında kullanılacak kimyasallar ile de seviye iyice düşecek ve müsilaj gibi birçok problem tekrar gün yüzüne çıkacak” şeklinde konuştu.

“GEMLİK HALKININ YANINDAYIZ”

Bursa Kent Konseyi Başkanı Dr. Ertuğrul Aksoy yürütme kurulu adına şunları söyledi: “Geçmişten beri Gemlik Körfezi’ndeki olumsuzluklar ile mücadele etmek adına hep buradaydık. Bugün de Bursa Kent Konseyi, Genel Sekreterimiz ve çalışma gruplarımız ile birlikte yine buradayız. Bir ziraat mühendisi olarak iki konunun altını çizmek istiyorum. Dünyanın en kıymetli zeytininin yetiştiği bir coğrafyada kurulan kimya tesisinin, raporlarda belirtmediği rakamlardan da bellidir ki, havamıza, suyumuza, toprağımıza zarar verecekler, ciddi bir kirliliğe sebep olacaklar. Bunu gizlemek için de en iyi bildikleri işi yapıyorlar ve proje tanıtım dosyası ile, ‘ÇED gerekli değildir’ kararı ile bu işi geçiriyorlar. Uydu görüntülerinden bakıldığında, boğazdan giriş yapan akıntı, İmralı Adası’na çarpıp Gemlik Körfezi’ne doğru bir dönüş yapıyor. Bu da kirliliği hapseden bir yapıya dönüşüyor. Sadece bu husus bile, hem bu kapasite artışının hem de bundan sonra Gemlik’te hiçbir sanayi kuruluşunun yer almaması için yeterli bir sebeptir.”

“MARMARA DENİZİ MARMARA’NIN FOSSEPTİĞİ HALİNE GELMİŞTİR”

Son olarak söz alan, Bursa’da çevre olayları dendiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olan DOĞADER Başkanı Murat Demir, “Tüm Gemlik’i ayağa kalkmaya davet ediyorum. Marmara Bölgesi neredeyse Türkiye nüfusunun yarısına tekabül etmekte, Marmara sanayisi de Türkiye sanayisinin üçte ikisine tekabül etmekte ve bu nedenle de Marmara Denizi, Marmara’nın bir fosseptiği haline gelmiştir. Marmara Denizi artık sanayinin ve evsel atıkların kirliliğini taşıyamaz bir noktadadır. Yerel yönetimlerin yetkilerini artık ‘Marmara Denizi’ni nasıl temizlerim?’ diyerek çalışmalara başlaması gerektiği yerde, biz güne, yeni sanayi kuruluşları ve onların kapasite artışları ile başlıyoruz. Geçmiş dönemde Mehmet Uğur Sertaslan hakikaten büyük bir özveri ile akademik odalar ve paydaşları ile güzel bir süreç yürüttü. Biz daha o süreçle mücadele ederken, MKS karşımıza bu sefer de ÇED raporundan muaf bir projeyle çıkıverdi. O yüzden bizler de Bursalılar olarak, Gemlikliler olarak bu sorunu tüm kamuoyuna duyurmamız gerekiyor. Çok geç kalmadan bu konuyu anlatan akademik odalar, sivil toplum kuruluşları ve yerel halk ile geniş katılımlı bir eylem yapmalıyız. Konu protesto edilmeli ve kamuoyuna güçlü bir şekilde duyurulmalıdır. Kent Konseyi Başkanımız ve yürütme kurulu ile birlikte, geçtiğimiz hafta Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey’i ziyaret ettiğimizde bu konuyu gündeme getirdik. Kendisi de Bursa Kent Konseyi aracılığıyla her türlü desteği vermemiz gerektiğini söyledi. Eğer biz güçlü bir eylem planı ortaya koyarsak, Mustafa Bozbey konuyu oraya da taşıyacaktır” diye konuştu.

Haber Merkezi