Depremin maliyeti hazırlanmaktan daha büyük

Bu sabah Mudanya’ya bağlı Kumyaka Mahallesi’nin açıklarındaki orta büyüklükteki depremle 2023’ün ikinci yarısı itibarıyla unutulan bir gerçeği Marmara Bölgesi hatırladı.

Marmara’daki deprem bilinci ve olası felaket durumundaki senaryolar ülkemiz için ayrı bir anlam taşımasına karşın halen kılımızı kıpırdatmıyoruz.

****

Marmara Bölgesi’ndeki bir yıkıcı depremin ekonomi üzerindeki etkilerini düşünelim. Bu tür bir felaket, genellikle bir dizi karmaşık faktörle birlikte ekonomiyi derinden etkiler.

Gelin yıkıcı bir depremin etkilerine madde madde bakalım;

Altyapı Hasarları: Deprem, binalara, köprülere, yollara ve diğer altyapıya ciddi şekilde hasar verebilir. Bu durum, onarımlar için büyük miktarda kaynağın harcanması anlamına gelir. Yol ve köprü hasarları, ticaretin aksamaması için acil bir şekilde onarılmazsa, bölgedeki ekonomiyi olumsuz etkiler.

İnsan Kaybı ve İş Gücü Kaybı: Deprem sonucu yaşanan insan kayıpları, aynı zamanda iş gücü kaybını da beraberinde getirir. Kayıpların hissedildiği sektörlerde üretimde düşüş yaşanabilir ve bu da ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir.

Sigorta Maliyetleri: Yıkıcı depremler genellikle büyük miktarda sigorta talebini tetikler. Sigorta şirketlerinin bu talepleri karşılamak için ödeme yapmaları, sigorta primlerinin yükselmesine ve bu da işletmelerin maliyetlerini artırarak ekonomiyi zorlamasına neden olabilir.

Turizm ve Ticarette Düşüş: Depremin turistik bölgelerde meydana gelmesi durumunda, turizm sektörü ciddi şekilde etkilenebilir. Ayrıca, bölgedeki ticaret de deprem nedeniyle durabilir veya azalabilir, bu da gelir kaybına yol açabilir.

İşsizlik Artışı: İş yerlerinin hasar görmesi veya kapanması, işsizlik oranlarını artırabilir. Bu da bireylerin harcama yeteneklerini azaltarak tüketimi düşürebilir ve ekonominin genel talebini olumsuz yönde etkileyebilir.

Rekonstrüksiyon ve Yardım Maliyetleri: Yıkıcı bir depremin ardından rekonstrüksiyon çabaları ve yardım maliyetleri yüksek olabilir. Bu da devletin bütçesini zorlayabilir ve vergi artışları veya kamu hizmetlerinde kısıtlamalara neden olabilir.

Psikolojik Etkiler: Deprem, insanların harcamalarını ve yatırımlarını kısıtlayabilir. İnsanlar genellikle geleceğe dair belirsizlik nedeniyle tasarruf eğilimine geçebilir, bu da ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir.

***

Bütün bu etkileri bu yıl şubat ayındaki felaketle yaşadık. Ama Marmara Bölgesi’nde olacak bir depremin bilançosu çok daha ağır olacak.

Daha yüksek katlı binalar, daha çok fabrika ve ülke ekonomisini ayakta tutan birçok firmanın merkezi bu bölgede. Ülkemizin finans merkezleri bu bölgede.

İhracatın amiral gemileri bu bölgede.

Kısaca; Marmara Bölgesi’ndeki bir yıkıcı deprem, hem doğrudan hem de dolaylı etkileriyle ekonomiyi derinden vuracaktır. Hükümetin, iş dünyasının ve toplumun bir araya gelerek buna bir hazırlık yapması gerekli.

Deprem bir gerçek ve vakit daralıyor…

Depreme hazırlık maliyetinin depremin maliyetinin yanında devede kulak olduğunu unutmamak gerekiyor.