Geçen hafta itibariyle Bursa’da iki önemli panel yapıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirmiş olduğu “Depreme Dirençli Bursa” ve TMMOB Bursa İKK tarafından düzenlenmiş olan “Deprem Paneli”nde neler yaşandı sizlere biraz aktarmak isterim.
Yerel idarecilerin, üniversite akademisyenlerinin ve meslek odalarının yoğun katılım gösterdiği bu iki panelde kentsel dönüşüm konusu bir hayli ele alındı. Yerel idarecilerin bazı itirafları, geleceğe biraz daha umutla bakmamızı sağladı diyebilir miyiz?
Başarısızlıklarından ders mi aldılar yoksa seçim öncesi ilgileniyoruz havası mı vardı?
Bu durum sanki 9 ay sonra yapılacak olan yerel seçimlerin kaygısı gibi hissettirdi.
Özellikle Yıldırım Belediye Başkanı’nın hafta sonu “Deprem Panelinde” yer alması umutlandırmış gibi olsa da başkanımız ne yazık ki panelin sonunu beklemeden erken kalktı. Kentimizin hassas konularının konuşulduğu yeri neden terk etmek zorunda kalırsınız ki? Bu kadar değerli akademisyenlerin oluşturduğu oturumlardan ders alamayacağını mı düşündü, yoksa Yıldırım Bölgesinin sorunlarını bildiği için yüzleşmek zor mu geldi?
Kentimizin deprem gerçeği konuşulurken, Gürsu’da oluşan 3.3 büyüklüğündeki deprem ise sanki bizlere büyük depremin çok yakında olacağının bir uyarısıydı. Kentimiz için bir yerden başlayalım algısının çok önemli olduğuna ben de katılıyorum. Ama daha nasıl başlayacağımıza karar bile veremeden depremler gerçekleşmeye devam ediyor.
Panelin bir diğer konusu da 1050 Konutlarının girmiş olduğu kentsel dönüşüm planları…
Müteahhitlerin çok memnun olmadığı direkt birinci ağızdan dillendirilmiş oldu, biz kentimiz için yaşam mücadelesi verirken yine birileri ticaretinde oluşan kar-zarar ilişkisinde takılı kalmış ve bunları açıkça dillendirmekten de çekinmemişlerdi.
Bursamız için belirlenmiş veya planlanma aşamasına bile geçilememiş alanların çok olduğu görüldü. Kentsel dönüşümün sadece belirli rant alanları için düşünülmüş olması acı verici tabloyu gösterdi.
Doğu bölgesi için çok büyük yatırımların olması gerektiğini düşünüyorum, Bursa’nın her iki tarafına doğru oranda yatırımın aktarılarak, eşit sosyal statüsüne kavuşması sağlanmalıdır.
Bursa için önemi vurgulanan 2040 Çevre Planı’nın çok detaylı bir şekilde ele alınması gerekmektedir.
Bursa’nın güncel yapı stokunu dikkate alarak yeni bir planlama düzenlenmelidir.
Peki bu planlamada hangi kişiler olmalı, bu planı kimler belirlemeli?
Rant peşine düşen müteahhitler mi yoksa kentin geleceğini düşünen akademisyenler ve değerli araştırmacı kişiler mi?
Ayrıca unutmadan, Büyükşehir Belediye Başkanı Bursa’nın röntgenini çekiyoruz diye bir manşetle deprem sonrası ortaya çıkmıştı.
Görünürde ne RÖNTGEN ne de MR var.
UYARIMIZI DİKKATE ALIN
Bursa için GEÇ OLMASIN.