Biyomühendis Kübra Şentürk, tıbbi yaraların tedavi edilmesine yönelik önemli bir projeye imza attı

“Halothece sp. Siyanobakteri Suşundan Elde Edilen Ekzopolisakkaritlerin Karakterizasyonu ve Hidrojel Yara Örtüsü Olarak Geliştirilmesi” başlıklı projede, şeker hastalığı gibi vücutta yara oluşumuna sebep olan hastalıkların daha hızlı iyileşmesi amaçlanıyor. Proje, TÜBİTAK 1002-A hızlı destek programı tarafından desteklenmiştir. Kübra Şentürk’ün danışmanlığını yaptığı projede, BTÜ MDBF Biyomühendislik Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Mete Yılmaz ve Doç. Dr. Emel Tamahkar Irmak da yer almaktadır. Proje kapsamında, biyouyumlu ve biyobozunur yara örtülerinin geliştirilmesi hedeflenmektedir.

Proje, fotosentez yoluyla besinini elde eden siyanobakteri suşlarının kullanımını içermektedir. Araştırma görevlisi Kübra Şentürk, projede kullanılacak olan siyanobakteri suşunun küresel düzeyde ticari bir biyomedikal ürün olmadığını belirtmiştir. Proje çalışmaları sonucunda geliştirilecek yara örtülerinin antibakteriyel etkiye sahip olacağı vurgulanmaktadır. Şentürk, aynı zamanda doğal bir biyopolimer malzeme geliştirdiklerini ve bu ürünün piyasada bulunan polisakkarit temelli ticari yara örtülerine göre üstün özelliklere sahip olacağını ifade etmiştir. Ayrıca projede kullanılan malzemenin antioksidan aktiviteye sahip olduğu belirtilmiş ve bu durumun yara örtülerinin iyileşmeyi hızlandırıcı etkisine katkı sağladığı vurgulanmıştır.

Bursa Teknik Üniversitesi Biyomühendislik Bölümü araştırmacıları, Türkiye’den izole edilen halotolerant siyanobakteri suşunun hücre dışında yoğun miktarda ürettiği polisakkaritlerin benzersiz bir biyomedikal ürüne dönüştürülmesi projesiyle öne çıkıyor. Bu özel siyanobakteri suşundan elde edilen malzeme, hidrojel oluşturma yeteneği, yüksek antibakteriyel etkileri ve antioksidan özellikleri gibi üstün özelliklerle dikkat çekiyor. İlaç salım sistemleri, yara örtüsü gibi biyomedikal uygulamalarda gelecekte alternatif bir biyomalzeme olarak kullanılabilecek potansiyele sahiptir. Araştırmacı Kübra Şentürk, bu projenin önemli bir ilerleme olduğunu ve siyanobakteri kaynaklı malzemenin gelecekte biyomedikal alanda çeşitli amaçlar için kullanılabileceğine inandıklarını vurguluyor.

İHA