Kapitalizm devamlılığı gereği kendini sürekli yenilemek, yeni pazar alanları yaratmak ve tüketen toplumlar/ insanlar yaratmak zorundadır. Bu nedenle kapitalizmin hedefi insanlardır. Çünkü kendi üretim ve tüketim modeline uygun insanlar yaratmak zorundadır. Bu hedeflerine uygun olarak, son dönem dizayn etmeğe çalıştığı insan tipi; muhafazakar/ liberal insan tipidir. Muhafazakar olarak gelenek, otorite, din ve devlete bağlılık hem kendini idame ettirmesi açısından, hem de bireylerin bu değerleri/inançları yaşaması açısından önemli ve de gereklidir. Ama bu insanları kapitalist düzenin olmazsa olmazı olan “tüketen” insanlar olarak da şekillendirmesi gerekmektedir.
Hem modern hem muhafazakar insan olur mu? Oluyor. Çevremiz lüks restoranlara, kafelere, mağazalara, otellere, Avrupa’dan sipariş edilen kozmetik ürünlere, lüks arabalara, evlere olan tutkuları ile sisteme adapte olmuş muhafazakar insanlarla dolup taşıyor. Yaratılan modern muhafazakarların büyük çoğunluğu bu hayatları yaşıyor veya yaşamak için mücadele ediyor. Yani, tüketim anlamında modern ama değerlere bağlılık açısından muhafazakar olan insanlar.
Konuyu buradan “Türkiye Yüzyılı Maarif Programı”nda özellikle vurgulanan değerler eğitimine bağlamak istiyorum. Çünkü istediğiniz insan tipolojisini yaratmanızın en etkili yolu okullar ve burada uyguladığınız müfredattır. Bu nedenle müfredat ve ekonomik model birbiriyle uyumlu olmak zorundadır.
Peki nedir değerler eğitimi; bireyin kendisini, toplumun ise bireyi, kontrol etmesini sağlayan unsurların çocuklarda bir davranış ya da yaşam biçimine dönüştürülmesidir diyebiliriz.
Müfredatta değerleri bir inanç, bir ideoloji, milli veya evrensel değerler üzerinden şekillendirip çocuklara verebilirsiniz. Değerler eğitiminde belli hedefler ve amaçlar vardır. İşte bu hedeflere ulaşmak için değerleri olumlu ve olumsuz değerler olarak sınıflandırarak; yapılması gereken ve kaçınılması gereken şeyler olarak müfredatta somut ve yaş gruplarına uygun olarak verebilirsiniz.
Yeni müfredatla, belli bir siyasi düşünce, milli ve dini değerler, bilgi ve değerler üzerinden çocuklara aktarılmaya çalışılmış. Peki değerler çocuklara verilmesin mi, tabi ki de verilsin. Mesela evrensel değerler olarak kabul edilen mutluluk, dürüstlük, alçak gönüllülük, iş birliği, özgürlük, sevgi, barış, saygı, sorumluluk, sadelik, hoşgörü, birlik değerleri verilsin.
Konuyu çok uzatmadan sorayım; madem program okullarda çocuklara değerlerimizi vurgulamak, öğretmek, kavratmak üzerine kurgulandı ise;
*Aynı okulda çalışan, aynı sınıfa giren, aynı işi yapan öğretmenlerden birinin 8000 lira (ücretli), diğerinin 32.000lira (öğretmen), diğerinin 40.000 lira (uzman) diğerinin 45 bin lira (baş öğretmen) maaş alması hangi etik, mesleki değer ilkesi ile açıklanır?
*Konu değerler eğitimi ya, okullardaki yöneticilerin büyük çoğunluğu hangi değere uygun olarak hükümet yanlısı sendikalardan atanmaktadır?
*Konu değerleri eğitimi ya, okullarda çalıştırılan geçici işçi statüsündeki personelin ucuz emek gücü olarak 10 ay çalıştırılıp ardından kapı önüne konmaları hangi değerle, vicdan ile örtüşüyor?
*Değerler diyorsunuz ya, çocukların ilgi, beceri ve istekleri dışında, imam hatip okullarına, meslek liselerine metezori yönlendirilmeleri hangi değerler eğitimine sığıyor?
*Konu değerler eğitimi ya, atanamayan öğretmenleri üniversitelerde yıllarca okutup hangi değere uygun olarak garson, şoför işsiz yapıyorsunuz?
*Konu değerler eğitimi ya, özel okulları zengin etmek, finanse etmek için uyguladığınız politikalar hangi değerler eğitimi ile örtüşüyor?
*Asgari ücretin bile altında bir maaşa çalıştırılan özel okul öğretmenlerinin durumu hangi değer ilkesine uyuyor?
* Kalabalık sınıflar, okula aç gelip, aç giden, doğru düzgün kıyafet alamayan asgari ücretli velilerin çocukları, nitelikli/ niteliksiz okullar, servisler, kantinler, adaletsiz sınavlar, mülakatlar, liyakatsiz idareciler, meslek lisesi öğrencilerinin ucuz iş gücü olarak kullanılmaları, her yıl başarı belgesi alan eğitimcilerin hep yandaş müdür ve müdür yardımcılarından oluşması vs. hangi değerler eğitimi ilkesine bağlanabilir!
Benim penceremden okullarda değerler eğitiminin pratikleşmiş hali bunlardan ibaret…
Sonuç olarak, müfredatta yapılan değişiklikler topyekûn kapitalist düzenin istediği ekonomik düzene uygun insan tipi yetiştirmeyi hedeflemektedir: Madorn muhafazakarlar…