DEM Parti Bursa İl Örgütlenme Eş Sözcüsü Figen Ovat ile söyleşi: “Halkçı, ekolojik ve kadın özgürlükçü bir Bursa”

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Bursa İl Örgütlenme Eş Sözcüsü Figen Ovat, BursaTanık’ın sorularını yanıtladı. DEM Parti’nin yerel seçimlerde “kent uzlaşısı” stratejisini ve siyasi partilerle işbirliği konusunu değerlendiren Ovat, “kent uzlaşısı”nın kentin nasıl yönetileceğine dair sadece seçimlerle sınırlı olmayan bir ortaklaşma olduğunun belirterek, bu doğrultuda kent uzlaşısının bir siyasi pazarlık meselesi olmadığının altını çizdi.

DEM Parti Bursa İl Örgütlenme Eş Sözcüsü Figen Ovat ile söyleşi: “Halkçı, ekolojik ve kadın özgürlükçü bir Bursa”
Yayınlama: 15.03.2024
A+
A-

EZGİ BULUT

DEM Parti Bursa İl Örgütlenme Eş Sözcüsü Figen Ovat, partisinin yerel seçimlerde “kent uzlaşısı” stratejisini, siyasi partilerle işbirliği konusunu, halkçı, ekolojik, kadın özgürlükçü seçim vaadlerini ve İnegöl’de partilerine yönelik gerçekleşen saldırıyı anlattı.

HDP, 31 Mart 2019’daki yerel seçimde İstanbul ve Ankara başta olmak Bursa’nın aralarında olduğu birçok büyükşehirde aday çıkarmayarak Millet İttifakı’nın adaylarını destekleme kararı almıştı. Bu seçimde ise DEM Parti olarak kendi adaylarınız ile seçime gidiyorsunuz bu kararın sebepleri nelerdir?

2019 yerel seçimlerinde tavrımız Kürdistan’da kendi belediyelerimizi halkımıza kazandırmak batıda ise AKP-MHP iktidarına kaybettirerek demokrasi güçlerine kazandırmaktı.
Parlamenter sitemden Türk tipi başkanlık modeline geçiş sonrası ülkede iki kutuplu siyaset anlayışına sıkıştırılmış bir düzlemde, geçmiş seçimlerde bahsettiğimiz bir tarafın kutup siyasetine kazandırma stratejimiz olmadığı gibi bugünde aynı stratejiyi benimsiyoruz.

Temel politikamız başta Kürt halkı olmak üzere ülkede ezilen kesimlerin, kadınların, gençlerin, çocukların, dezavantajlı grupların ekonomik zorluklar ve pahalılık nedeniyle inim inim inleyen buna rağmen hayatta tutunmaya çalışan emekçilere, ayrımcılığa-ötekileştirmeye maruz bırakılan kesimlere ve demokrasi güçlerine kazandırma politikasını esas aldık. Bunun yanında temel amacımız faşizmi geriletmek, kurumsallaşmasının önüne geçmekti öyle de yaptık. Bu anlamda başardık. Örnek verecek olursa İstanbul başta olmak üzere, birçok kent izlediğimiz bu strateji sayesinde kazanıldı.

3. yol siyasetimize dair izlediğimiz stratejimizin gereği, halklarımızın ve emekçilerin kazanmasının yol ve yöntemlerini bulmaktı. Bu amaçla, bu seçimde de “kent uzlaşısını” esas alan tutumu esas aldık. “Kent uzlaşısı” ile muradımız; yaşadığımız kentin dinamikleri dediğimiz emekçiler, çevre örgütlerinden ekolojistler, kadın, gençlik, inanç kesimleri, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri vb. ile müzakere ederek yerinden yönetim, demokratik yönetim dediğimiz kolektif anlayışıyla kenti beraber yönetme tutumudur.

“Kent uzlaşısı” tutum metnimizle öncelikli görev olarak 3. yol oluşturmayı hedefledik.
Kent uzlaşısı yaşadığımız kentin nasıl yönetileceğine dair sadece seçimlerle sınırlı olmayan bir ortaklaşmadır. Bu doğrultuda kent uzlaşısının bir siyasi pazarlık meselesi olmadığının altını özellikle çizmek isterim.

Demokratik toplum, demokratik siyaset etrafında şekillenen 3. yol paradigmamız çerçevesinde ilk başta ifade ettiğimiz gibi tamamen şeffaf, çok taraflı ve çok yönlü yürütülmüş süreçler neticesinde somutlaşmış tutum belgesidir.

Bursa’da da 110 bin oy almış bir siyasi partiyiz. Ancak üzülerek ifade etmeliyim ki CHP’nin üstenci ve dayatmacı tavrından dolayı bizim kent uzlaşısı çağrımıza ortaklaşabileceğimiz bir yaklaşım ortaya koymadı. Öncesinde zaten kendi adaylarını kamuoyuna deklere etmişlerdi. Bursa’da kendi adaylarımızla seçime girme durumu daha netleşmemişken il örgütümüzü iki kez ziyarete geldiler. İkinci görüşmemizde halkımızın eğilimi doğrultusu üzerine aday çıkaracağımızı kendilerine ifade ettik. Birkaç siyasi parti ve kurum kent uzlaşısı kapsamında çağrımıza cevap verdi. Yapılan görüşmelerde bazı siyasi partiler kendi adayları ile seçime girecekleri noktasında görüş beyan edince görüşmeler sonlandı.

Son paylaşılan anketlere göre Bursa’da Mustafa Bozbey’in kazanma ihtimalinin yüksek olduğu görülüyor. Bursa’da DEM Parti’de ciddi oy potansiyeline sahip partiler arasında. DEM Parti seçmeni Bursa’da aday çıkarılmasına nasıl bakıyor?

Mayıs 2023 Genel Seçimleri’nden sonra toplantılarla, halk buluşmalarıyla seçime girme stratejimizi birlikte belirledik. Bu halk buluşmalarında kitlemizin bize önerdiği yöntem mümkün olduğunca kendi adaylarımızla seçime girmemiz yönündeydi. Bursa’da gerek il yönetimi, örgütlü olduğumuz ilçelerin yönetimleri ve yaptığımız halk toplantılarında yönetimlerin ve halkımızın genel eğilimi kendi adaylarımızla seçime girme yönünde gelişti.

Kısa bir süre zarfında Bursa’da da Büyükşehir ve 13 ilçede belediye eş başkan adaylarımız ve meclis üyelerimizle seçime girme başvurularımızı yaparak DEM Parti logosuyla seçime girme hakkını kazandık. Kendi adaylarımızla seçime girme tutumumuz tabanımızda coşku ve büyük memnuniyetle karşılığını buldu.

Geçtiğimiz hafta İnegöl ilçe binanıza saldırı gerçekleştirildi, seçim çalışmalarının yoğun olduğu bu günlerle böyle bir saldırıyı nasıl yorumluyorsunuz?

İnegöl’de son dönemlerde siyasi faaliyetlerimizle beraber bir hareketlilik yaşandı. İnegöl’de aday tanıtımı şölenimiz oldukça coşkulu geçti. Halkın, gençlerin partimize olan teveccühleri seçim çalışmalarımız ile görünür kılınınca bu durum ırkçı çevreleri rahatsız etti. Parti binamıza yapılan ırkçı saldırının hemen sonrasında İnegöl’de yaşayan halkımız parti binamızın önüne gelerek, partisini sahiplenerek büyük bir dayanışma örneğini sergiledi.

Tabi ki ilçe binamıza baltalı saldırı olayını ne münferit gerçekleştirilen bil saldırı ne de bir meczubun yapmış olduğu bir saldırı olarak niteleyebiliriz. Baltalı saldırganın arkasındaki örgütlü kötülüğe bakmak gerekir. Bu kötülüğün odaklarını biliyoruz, tanıyoruz.
Geçmiş dönemden bugüne kadar parti binalarımıza birçok ırkçı saldırı eylemi gerçekleştiren failler hakkında hiçbir hukuki süreç işletilmedi. Gözaltına alındıktan kısa bir süre sonra serbest bırakıldılar. İnegöl ilçe binamıza saldırıda bulunan ırkçı şahıs için de aynı durum söz konusu gözaltından serbest bırakıldı. Hukukun işletilmediği ve adaletin olmadığı garabet bir süreci yaşıyoruz.

DEM Parti yerel seçimlerde nasıl bir strateji izliyor ve Bursa’ya neler vaad ediyor?

Öncelikle Kadın özgürlükçü paradigmayı esas alıyoruz. Diğer partilerine baktığımızda kadın adaylar için belirlen kota oranları var. Seçim dönemlerinde bu partilerin aday adayı listelerine baktığımızda kadınların çok olduğunu ve bununla övündüklerini görüyoruz. Oysa netleşen aday listelerinde baktığımızda durumun tam tersine seçilemeyecek yerlere konulan kadın adayları görüyoruz. Tamamen göstermelik, vitirinlik bir algı yaratıyorlar.

Partimizde eşit temsiliyet dediğimiz mor çizgimiz olan eş başkanlığı esas alan fermuar sistemiyle adaylarımızı belirliyoruz. Eş başkanlık kurumu, erk düzeninde erkek siyasetinde uzun soluklu mücadelenin ve ödenen bedellerin neticesinde Kürt kadınlarının elde ettiği bir kazanımdır.

Yerel yönetimlerde karar alma süreçlerine kadınları katarak kadın dostu kentler yaratmak öncelikli hedefimiz. Ayrıca kadın istihdam merkezleri oluşturmak, şiddette uğrayan kadınlar için ilk adım istasyonları, kadın kart ile indirimli ulaşım, belediyelerde kadın birimleri ve kadın daire başkanlıklarının yanında kadınların kendilerini anadilinde rahatlıkla ifade etmeleri açısından çok dilli toplumcu bir belediyecilik anlayışını hakim kılmak istiyoruz.

Bursa’da kent suçu dediğimiz kapsamda yaşam alanlarımızı, sağlığımızı, doğamızı, havamızı, suyumuzu kirleten madencilik faaliyetleri ayrıca kamu yararı adı altında tarım arazilerinin imara açılması betonlaşan panoraması, sanayi bölgeleriyle iç içe geçmiş yerleşim alanları, yakın zamanda Uludağ Milli park statüsündeki 2100 hektarın Milli Park vasfından çıkarılarak ucube bir yapı olarak tanımladığımız (T)Alan Başkanlığı’na devredilmesiyle ekokırım suç mahalli olarak tanımladığımız bir çok kent suçu işleniyor.

Anti demokratik uygulamalar ve talan politikalarına karşı, kamu kaynaklarını halkın yararına kullanan ve halkı karar alma süreçlerine dahil edilerek demokratik ve toplumcu belediyecilik anlayışını tesis edeceğiz.