Daha önce halka arzların firmalar tarafından nakdi kaynak sağlamak amacıyla finansman aracı olarak kullanıldığını yazmıştım.
O günden bu güne hiçbir şey değişmediği gibi yeni halka arzlar da peş peşe gelmeye başladı.
Peki bu kadar firmanın halka açılması beraberinde risk de getirmiyor mu? Ya da SPK bunları hesaplamıyor mu?
Gelin endişelerimi ufak ufak açayım…
***
İlk ve en önemli etken spekülatif hareketler.
Ne yazık ki finans bilgisi bakkal hesabı kadar bile olmayan bir toplumda yaşıyoruz ve bir anda mahalledeki büfeci, dönerci, berber borsada alım tavsiyesi verir konuma geliyor.
Son halka arz olan firmaların büyük çoğunluğunda dolaşımdaki pay sayısı diğer birçok şirkete göre az. Bununla birlikte oluşturdukları toplam değer de kontrol edilebilir büyüklükte.
Bu da tahtada fiyatların yukarı aşağı oynamasını kolaylaştırıyor. BİST için küçük sayılabilecek firmaların hisse hareketlerinde manipülasyon ihtimali her geçen gün artıyor. Bu hareketler de ne yazık ki elindeki 3 kuruş ile borsaya girenlerin parasının erimesine neden oluyor.
Güçlü fonlar tepeden satıp alttan toplarken dönercinin tavsiyesine uyanlar uzaktan bakıyor.
***
Borsadaki yatırımcı sayısının artması normalde yeni fon sağladığı için olumlu bakılabilir, ama finans bilgisi olmayan bir toplumun olaya dahil olması beraberinde anormal fiyat hareketleri getiriyor.
Halka arza katılan insan sayısındaki patlama ile birlikte tavandan toplayıp fiyatı daha da yukarıya taşıma eğilimi beraberinde tamamı 3 birim olan şirketin sadece yüzde 20’sinin 3 birim olması ile sonuçlanıyor.
Sonra bilançolar şirketin değerini karşılamıyor ve tersine gidişe zemin hazırlıyor. Yine en çok küçük yatırımcı hasar görüyor.
***
Halka arz olan şirketlerin onaylı izahatnamelerini okuyan yok. Normalde yüzde 20-25 dolayında iskonto ile verilen kağıtlardan yüzde 200-300 karlar birilerine mantıklı geliyor. İşte burada korkmamız gerekiyor.
Çünkü birçok şirkette ilk 1 yıl patronların hisse satmayacağı taahhüdü yer alıyor. Peki ya sonra?
Ederi 10 birim olan hisseyi patron 25 birimden satıp kesesini doldururken elinde küçük bir miktar olan yatırımcı sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Bekliyor ama gelmiyor…
Fiyatlar halka arz fiyatının altına düşmüyor ama bağladığı parasından efektif kar da sağlamıyor. Zaten bir çoğu halka arz olan hissenin üzerine tavandan ekleme yaptığı için uzun süre beklemeye mecbur kalıyor.
***
Tabii ki işler sadece kötü değil. Doğru yatırım insanların hayatını kazanması ve tasarruflarını koruyabilmeleri adına çok önemli. Bunu sağlamak için OVP’de belirtilen ‘eğitim’ vurgusu çok kıymetli.
Ama yeterli değil.
Bizim piyasa tarafında yatırımcıyı bilinçlendirirken arz tarafında da regülasyona ihtiyacımız var.
Daha küçük şirketlerin halka açıldığı yeni bir borsa gibi.
Devasa holdingler ile küçük şirketlerin aynı yerde olması hem endeksi hem de spekülatif hareketleri artırıyor ve olumsuz senaryoların artmasına neden oluyor.
Bugün hisse fiyatları açıklanan değil hissedilen enflasyonu bile aşmışken SPK’nın biraz ihtiyatlı davranması gerekiyor.
Halka arzları durdurmak ve alternatif bir borsa oluşturmak için fizibilite yapılmalı.
Küçük yatırımcı korunmalı, spekülatörler ceza almalı ve halka açılan firmaların bilançoları şeffaf, düzeltilmemiş verileri içeriyor olmalı.
Yoksa enflasyonun vurduğu küçük yatırımcıya bir tokat da borsacıların atacağı unutulmamalı.